Çeşme sadece plajları ve eğlence mekanları ile ünlü bir yer değil, lezzetleriyle de adından sıkça söz ettiren bir belde. İşte lezzetiyle ünlü bu yerlerden bir tanesi de Çeşme yolu üzerindeki Barbaros köyü mevkiindeki Tepe Kahve (Çetin'in yeri). Çeşme'den yaklaşık 30 km lik mesafede bulunuyor. İşletmesi babadan oğula geçen altmış yıllık bu mekanı aslında İzmirli fanatikleri gayet iyi biliyor. Mekan, yol üzerinde tek katlı ince uzun ahşap bir binada yer alıyor. Mekanın ana kısmı için kışlık alan diyebiliriz, hatta içerisinde eski tip bir soba da var, kışlık alanın uzantısı ise bahçe terasından oluşuyor. On iki ay boyunca açık kalan bu mekan, serpme kahvaltılarıyla olduğu kadar mevsim balığı ve etleriyle de (oğlak tandır, köfte) ünlü. Etlerini kendi yetiştirdikleri hayvanlardan temin ediyorlar, hatta satın almak isterseniz Kahve'nin bulunduğu yolun elli metre ilersinde kasapları da mevcutmuş. Biz serpme kahvaltısından yedik dolaysıyla bu yazımda o muhteşem kahvaltıdan bahsedeceğim. Serpme kahvaltısı en az on çeşitten oluşuyor. Kahvaltıda kendi tarlalarında yetiştirdikleri patates, biber ve kabaklardan da sunuyorlar.Sıcak olarak servis edilen yoğurtlu patates, biber ve kabak oldukça lezzetli.Kahvaltıda yediğimiz siyah ve kırma yeşil zeytin, lorlu karadut reçeli, ballı kaymak, söğüş dediğimiz domates, salatalık, körpe tazecik biberler, köy yumurtası, sürme zeytinyağlı ezme, otlu çalkama ve köy ekmeği, hepsi ayrı ayrı çok lezzetliydi.
Gözlemesi de Ege'ye özgü katmerin tadında ve tek kelimeyle enfesti. İster otlu peynirli, ister patatesli, ister kıymalı, canınız hangisinden istiyorsa hepsi denemeye değer. Birçok yerde serpme kahvaltı yedik ama burası ara farkla öndeydi diyebilirim. Üstelik fiyatlar da İstanbul'da yapacağınız benzer bir kahvaltının yarısı ayarında. Sahipleri ve servis yapanlar da oldukça hızlı, kibar ve ilgili. Vaktiniz varsa, yolunuzu özellikle Tepe Kahve'den geçirmenizi ve birbirinden eşsiz lezzetleri tatmanızı öneririm. Afiyet olsun.